11 Şubat 2014 Salı

Elif ŞAFAK- USTAM VE BEN

    Elif ŞAFAK severek okuduğum, blogum ve benim için de önemli bir yazar'dır. Blogumda ki ilk post bir Elif ŞAFAK kitabı idi. Ama çeşitli sebeplerden ne yazık ki ülkemiz de çok fazla haz edilen bir yazar değil. :( Ama tüm olumsuz yorumlara rağmen ben kitaplarını ve kalemini çok seviyorum...
    Tarihimi de attım...
    Arka Kapak;
    Öğrenme aşkıyla geçti ömrümüz, aşkı öğrenemesek de…

Tarihimizin en önemli ve çalkantılı dönemlerinden biri olan 16. yüzyılda İstanbul… Hindistandan gelen beyaz bir fil ve onun sırlarla dolu bakıcısı: Çota ile Cihan. Filbaz aynı zamanda bir üstadın çırağı. Ustası ise Sinan. Bu toprakların yetiştirdiği en büyük mimar.
Elif Şafakın muazzam hayal gücü ve zengin diliyle Osmanlı tarihinin derinliklerine doğru şaşırtıcı bir yolculuğa çıkıyoruz. Karşılıksız bir aşk, iktidar kavgaları, yobazlığın ortasında yeşeren sanat ve beklenmedik bir ihanet…
Bir tarafta bilime ve öğrenmeye inananlar, bir tarafta gelişmeyi durduranlar...
Ustam ve Ben, tarihi kişiliklerin, camilerin, kütüphanelerin, türbelerin, köprülerin resmigeçit yaptığı, rengârenk, canlı, sürprizlerle dolu bir dönem hikâyesi…

Öyle bir hayal dünyası ki içindeki konular ve tartışmalar günümüze dair de çok şey söylüyor. Uzun süre hafızalardan silinmeyecek, çok konuşulacak bir roman.

"İstanbul dediğin unutkanlıklar şehri. Orada her şey suya yazılmış. Ustamın eserleri hariç, onunkiler taşa kazınmış. O taşlardan birine bir sır sakladık. Çok zaman geçti üzerinden, nice alametler birikti ama hâlâ orada olmalı, bıraktığımız noktada. Bilmem bulan çıkar mı? Bulsa bile anlar mı? Ustamdan geriye kalan yüzlerce eserden ve binlerce, binlerce taştan bir tanesi var ki, altında gizli Arzın Merkezi."
    Evet son zamanlar da Osmanlı tarihi hiç olamayacağı kadar çok popüler oldu. Bunun en önemli sebeplerinden biri Muhteşem Yüzyıl dizisi'nin bu kadar tutku ile izleniyor olması gerek. Ben bir bölümünü bile merak edip izlemedim desem çok garipser misiniz? Elif ŞAFAK da Osmanlı Tarihi modasına uyup Ustam Ve Ben'i yazmış olsa gerek:)
    Ama kitapta onu diğerlerinden ayıran tarafı  Osmanlı döneminde yaşayan ve çok büyük eserlere imza atan, sadece ülkemiz de değil Dünyada da tanınan Mimar Sinan'ı anlatması olmuş. Anlatırken de hem tarihe bağlı kalıp hem de hayal gücünü de çok güzel kullanmış. Sadece Mimar Sinan'ı değil, etrafında ki çırakları, Çota adında ki fil'i, onun bakıcısı aynı zaman da Mimar Sinan'ın çırağı filbaz'ı, Mihrimah Sultan'ı, yaptığı harika eserleri, o zamanlar ne kadar zorluklarla mucizeler yarattığını 472 sayfa da anlatmış. Keşke 472 sayfada bitirmek yerine 1072 sayfa da olsaydı keyifle ve heyecanla okurdum. Ben Ustam Ve Ben'i severek ve keyifle okudum. Bence kesinlikle en kısa zamanda Ustam Ve Ben sinema filmi olsun ki okurken hayal ettiklerimi izleme şansı bulmuş olurum:) Son zamanlar da yazılmış iyi bir Türk yazar romanı arayışınız varsa Ustam ve Ben doğru cevap olacaktır....

1 yorum:

  1. Yazarın kişiliğinden pek haz etmesem de kalemini çok seviyorum.Kitabı okuduğumda ben de benzer yorumlarda bulunmuştum.
    Sevgiler...

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...